Otobiyografik Tarzda Dinleme

 

Otobiyografik Tarzda Dinleme Nedir?

Dinlemek mi? Gerçekten Dinlemek mi?

Hepimiz dinlediğimizi düşünürüz. Ama aslında çoğu zaman sadece cevap vermek için bekliyoruz. Gerçek dinleme, karşıdaki kişinin söylediklerini anlamak, hissetmek ve özümsemekle ilgilidir. İşte burada devreye otobiyografik tarzda dinleme giriyor.

Otobiyografik Tarzda Dinleme Nedir?

Otobiyografik dinleme, bir kişinin konuşmasını, kendi deneyimleri, duyguları ve geçmişi üzerinden yorumlayarak dinleme biçimidir. Yani, biri bir şey anlatırken zihnimizde hemen kendi yaşadıklarımızı referans alarak karşılaştırmalar yaparız. Dört yaygın otobiyografik dinleme biçimi vardır:

  1. Değerlendirme: Karşımızdaki kişinin söylediklerini hemen yargılarız.

  2. Sorgulama: Kendi bakış açımıza göre sorular sorarak yönlendirmeye çalışırız.

  3. Tavsiye Verme: Kendi deneyimlerimize dayanarak çözümler sunarız.

  4. Empati Kurma: Konuşulanı kendi geçmişimizle bağlantılı olarak anlamaya çalışırız.

otobiyografik-tarzda-dinleme
Peki, Otobiyografik Dinleme Neden Problemli Olabilir?

İnsan beyni, bağlantılar kurmayı sever. Ama burada kritik bir hata yaparız: Kendi hikâyemizi merkeze koyarak karşımızdakini dinlemek.

Biri bize yaşadığı bir sorunu anlatırken, onu gerçekten anlamak yerine, kendi yaşadığımız benzer bir durumu düşünüp paylaşma eğiliminde oluruz. Bu, o kişinin duygularını küçümsemek ya da deneyimini gölgede bırakmak anlamına gelebilir.

Otobiyografik Dinlemenin Zararları:

  • Karşımızdaki kişi gerçekten anlaşılmadığını hissedebilir.

  • Diyaloglar yüzeysel hale gelir.

  • Tavsiyeler bazen gereksiz ya da yanlış olabilir.

  • İnsanlar size içlerini dökmekte tereddüt edebilir.

Gerçek Dinleme: Farkındalıkla Dinlemek

Eğer iletişimde daha güçlü ve etkili olmak istiyorsanız, empatik dinlemeyi benimsemelisiniz. Empatik dinleme, karşınızdaki kişinin sözlerine ve duygularına tam anlamıyla odaklanarak onun dünyasını anlamaya çalışmaktır.

Gerçek Dinlemenin Adımları:

  1. Sessizliği Kucaklayın: Konuşma sırasında hemen tepki vermek zorunda değilsiniz. Bazen sadece sessizce dinlemek yeterlidir.

  2. Gerçekten Merak Edin: Karşınızdaki kişinin dünyasını anlamaya odaklanın. "Ben olsam ne yapardım?" yerine "Bu kişi ne hissediyor?" diye düşünün.

  3. Yanıt Vermek İçin Değil, Anlamak İçin Dinleyin: Cevap vermek için beklemek yerine, gerçekten ne anlatılmak istendiğini kavramaya çalışın.

  4. Özetleyin ve Geri Bildirim Verin: "Yani sen diyorsun ki..." şeklinde cümlelerle karşınızdaki kişinin hislerini yansıtın.

Daha Derin Bağlantılar Kurmanın Anahtarı

Otobiyografik dinleme bir alışkanlık olabilir ama gerçek bağlantılar kurmak için onu terk etmek zorundayız. İnsanlar duyulmak ve anlaşılmak ister. Karşınızdakine gerçekten alan açtığınızda, iletişim sihirli bir hale gelir.

Eğer bir sonraki konuşmanızda kendi hikâyenizi anlatmak yerine sadece dinlemeyi seçerseniz, farkı hemen hissedeceksiniz. Gerçek dinleme, sadece iletişim değil, insan ilişkileri için bir devrimdir.




Yorum Gönder

0 Yorumlar